Everybody dies, we all die, everything we ever care about will disappear, so what's the fucking point of living?

4 Mart 2011 Cuma

Çok Mühim Anket Sonuçları Ve Bir Takım Konularda İç Dökümü

Ani bir gazla ilgilenmeye başladığım blog'uma bir süredir vakit ayıramadım. Bir süre de ayır(a)mayacağım galiba. Geçtiğimiz hafta Oscar'ı ve tören öncesinde açtığım o muhteşem anketi atlattık. Gördüğü yoğun ilgiden dolayı gururlanan anketçiğin sonuçlarını, oy kullanan o büyük kitle belki merak ediyordur diye açıklama gereği duydum, üzülmesinler şimdi.

Oy vermeyi unuttuğum anketime toplam 3 (üç) kişi katılmış ve ikisi Black Swan, biri de Inception'a oy vermiş. Çok istiyorsanız anket sonucuyla ilgili pastayı kafanızda canlandırın, uğraştırmayın beni. Ama kullanacağınız topu topu iki renk siyah ve beyaz olsun bari Portman'ın şerefine. Ben de bu önemli ankete oy verebilseydim, tercihim tabii ki Black Swan'dan yana olacaktı. İlgili sayıklamamda da bahsettiğim gibi ödülü The King's Speech'in alacağını tahmin ediyordum ama gönlümden geçen her zaman için Black Swan'du nihayetinde. O iki kişiyi de tercihlerinden dolayı öpüyorum, bakın bu çok önemli.

Bildiğiniz gibi geçenlerde blog'lara erişim engellendi. Bazen benimkinde de koca kırmızı yazı çıkıyor, daha sonra yine giriliyor, falan. Ama yıllarca durup durup bir hafta öncesinde el attığım işin, sanki beni bekliyormuşçasına tam da bu zamanda engellenmiş olması çok ironik. Bahtsız bedevi tarzında bir olay galiba. Ama ilk değil elbette. Artık internette el attığımız/atacağımız her alanda bununla karşılaşmak mümkün ne yazık ki. Yazık.

Şu sıkıntılı günlerimde damarıma dokunan Facebook oldu. Kapatma kararı aldım bir süreliğine. "Onlardan önce ben!" diyerek kendi kendime sansür mü yapmak istedim, yoksa mutsuz kadınların kuaföre daha sık gitmesi tezine (varmış böyle bir şey) benzer şekilde kesip attığım sakalımın bıyığımın bünyede yarattığı etkisinden midir (ne alakaysa), ya da işin en temeline inersek; 1 hafta içinde 3 ayrı şehirde 3 ayrı branştan 4 ayrı doktor muayenesi ve 2 kez EEG çekimiyle kırdığım kişisel rekorumun yaşattığı yıpranma nedeniyle midir bilmem böyle sinirlenip, hıncımı Facebook'tan çıkarma kararı aldım. Tam kapatacaktım ki, arkadaş listesinden karşıma çıkardığı 5 kişinin fotoğraflarının üzerine "seni özleyecek" yazdığını gördüm ve gülmekten kapatamadım!? Gülebilmem bile büyük bir olayken, neden bu tepkiyi verdiğimi de anlamadım ya neyse. İlginç site şu Facebook. Bu gece kapatacağım sonuçta ama uzun süre kapalı tutacağımı sanmıyorum, heyheyler geçsin, açılacaktır yine sanırım. Beni o çok özleyecek olanlar da her kimseler, sevinirler artık herhalde. İlahi Feys.

Hiç yorum yok: